İçindekiler
- Hemen Çıkma Oranı Nedir?
- Sorun Çözümlerinden Önce Genel Yönergeler:
- Yüksek Hemen Çıkma Oranı Sorunu 1: Yavaş Sayfa Yüklenme Süresi
- Yüksek Hemen Çıkma Oranı Sorunu 2: Kötü İçerik Kalitesi
- Yüksek Hemen Çıkma Oranı Sorunu 3: Güncel Olmayan veya Kötü Tasarım ile Kullanıcı Deneyimi (UX)
- Pop-up’lar ve Reklamlar Yüzünden Yüksek Hemen Çıkma Oranı Sorunu Yaşıyor Olabilirsiniz
- Sorun 5: Yanıltıcı Başlıklar ve Meta Açıklamalar
- Sorun 6: Güven Problemi
- Sorun 7: Hedef Kitleye Uygun Olmayan İçerik
- Sorun 8: Menü Navigasyon Problemleri
E-ticaret siteleri, bloglar veya kurumsal web siteleri fark etmeksizin tüm çevrimiçi platformlar için kullanıcıları sayfada tutmak, içeriklerle etkileşimde bulunmalarını sağlamak ve sonuç olarak dönüşüm oranlarını artırmak kritik önemdedir. Hemen çıkma oranı (bounce rate), kullanıcıların sayfanıza geldikten sonra başka bir sayfaya geçmeden ayrıldığını gösterir ve bu oran ne kadar yüksekse, potansiyel müşteri kaybı da o kadar fazladır. Hemen çıkma oranını azaltmak için etkili bir strateji oluşturmak gerekir.
Bu makalede, hemen çıkma oranını artıran başlıca sorunları, bu sorunları çözmeye yönelik stratejileri ve iyileştirme yollarını ele alacağız.
Hemen Çıkma Oranı Nedir?
Hemen çıkma oranı, bir web sayfasını ziyaret eden kullanıcıların yalnızca o sayfayı görüntüleyip siteden ayrılma yüzdesini ifade eder. Bu oran, sitenin kullanıcı ilgisini ne kadar çektiğini veya kullanıcıların sitede gezinmeye ne kadar teşvik edildiğini anlamada önemli bir metriktir.
Google Analytics’te Nerede?
Başlamadan önce hemen çıkma oranı raporuna nereden ulaşabileceğinizi anlayın:
Google Analytics > Raporlar > Edinme > Trafik Edinme sayfasında sağ üstte rapor özelleştirmeya tıklayın > Metrikler > Metrik Ekle > Hemen Çıkma Oranı arayın ve ekleyin.
Yuarıda gördüğünüz gibi trafik edinme raporumuzda artık hemen çıkma oranı ile birlikte hesaplanacak.
Hemen Çıkma Oranı Nasıl Hesaplanıyor?
Formül şu şekildedir:
Hemen Çıkma Oranı = (Tek Sayfa Görüntüleyip Çıkan Ziyaretçi Sayısı / Toplam Ziyaretçi Sayısı) * 100
Örneğin, sitenize 1000 ziyaretçi gelmişse ve bunların 400’ü yalnızca bir sayfaya bakıp çıkmışsa, hemen çıkma oranı (400 / 1000) * 100, yani %40 olur.
Hemen çıkma oranı yüksekse, aşağıda listelediğim sorunlardan ötürü ziyaretçiyi sitede tutmada yetersiz kaldığını gösterebilir.
Sorun Çözümlerinden Önce Genel Yönergeler:
- %20 – %40 Arası: İyi
- Bu aralık genelde başarılı sayılır, çünkü ziyaretçilerin çoğunluğu başka sayfalara geçiş yapıyor ya da sitede kalıyor. İçerik hedef kitleye uygun, kullanıcı deneyimi iyi ve sayfa hızı yeterli olarak yorumlanır.
- %40 – %55 Arası: Orta
- Bu oran birçok site için ortalama kabul edilir. Kullanıcı deneyimi veya içerik bazı iyileştirmelerle geliştirilebilir. İyileştirme yapılması durumunda hemen çıkma oranında düşüş görülebilir.
- %55 – %70 Arası: Yüksek (Geliştirilmeli)
- Bu aralık genelde iyileştirme gerektiren bir durum olarak kabul edilir. İçerik alaka düzeyi, sayfa yüklenme hızı veya tasarım gibi konularda sorunlar olabilir.
- %70 ve Üzeri: Çok Yüksek (Dikkat Edilmeli)
- Bu oran, sayfanın kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılamadığı veya sitede ciddi kullanıcı deneyimi problemleri yaşandığını gösterir. Yüksek hemen çıkma oranı, özellikle dönüşüm hedefi olan sayfalar için verimli değildir ve ciddi optimizasyon gerektirir.
Özel Durumlar:
- Blog ve İçerik Siteleri: Bu sitelerde hemen çıkma oranı genelde daha yüksek olabilir (%70 ve üzeri), çünkü kullanıcılar belirli bir bilgiyi alıp siteyi terk edebilir.
- E-Ticaret Siteleri: Genelde %20 – %45 arası hemen çıkma oranları iyidir, çünkü kullanıcıların ürünleri incelemesi beklenir.
- Tek Sayfa Amaçlı Siteler (Landing Page): Bir hedefe yönelikse %70 – %90 arası normal kabul edilebilir.
Hemen çıkma oranı, sektör normlarına ve sitenin içeriğine göre değerlendirilmelidir.
Yüksek Hemen Çıkma Oranı Sorunu 1: Yavaş Sayfa Yüklenme Süresi
Sorun: Kullanıcılar yavaş yüklenen sayfaları beklemek istemez. Eğer bir sayfa 2-3 saniyeden uzun sürede açılıyorsa, kullanıcıların sayfayı terk etme ihtimali artar ve hemen çıkma oranı için negatif yansır. Bu durum, yüksek hemen çıkma oranlarının başlıca nedenlerinden biridir. Günümüz sosyal medyada internete bakış açımız tamamen değişti, sürekli kaydırma alışkanlığı yüzünden kullanıcılar aynı tepkiyi ziyaret ettikleri websitelerinde de gerçekleştirmek istiyor, bu tepkiyi alamadıkları websiteye güven problemi yaşıyor ve bu etken alışveriş davranışını da etkiliyor. Yani kullanıcılar ziyaret ettikleri Websitelerini psikolojik olarak hızını güven ile ilişkilendiriliyor. Websiteniz hızlıysa güvenilir bir algı oluşturursunuz.
Web sayfası hızının düşük olması, kullanıcı deneyimini doğrudan etkileyerek ziyaretçilerin sayfadan ayrılmasına neden olur ve potansiyel müşteri kaybı yaşarsınız. Yavaş yüklenen sayfalar, yüksek hemen çıkma oranlarına yol açar ve özellikle e-ticaret siteleri gibi hızlı yanıt gerektiren platformlar için ciddi bir sorun oluşturur.
Bu kısımda, yavaş sayfa yüklenme sorununu gidermek için CMS (WordPress, Joomle, Shopify gibi) alt yapılarda, CMS kullanmıyorsanız cPanel üzerinden veya PHP ile yapılabilecek alternatif optimizasyon çözümlerinden bahsedeceğim.
Çözümler:
- Görselleri Optimize Edin: WebP formatında, sıkıştırılmış ve boyutları optimize edilmiş görseller kullanarak yükleme sürelerini hızlandırabilirsiniz.
- Lazy Load Özelliği Ekleyin: Özellikle e-ticaret sitelerinde uzun sayfalarda tüm içeriği aynı anda yüklemek yerine, sayfa aşağı kaydıkça içerikleri yüklemek sayfa hızını artırır.
- Tarayıcı Önbelleği Kullanımı: Tekrar eden ziyaretçiler için sayfanın hızlı açılmasını sağlamak amacıyla tarayıcı önbellekleme özelliğini etkinleştirin.
- Sunucu ve CDN Kullanımı: Güçlü bir sunucu sağlayıcısı kullanarak sayfa yanıt süresini kısaltın. Ayrıca, CDN (Content Delivery Network) kullanarak farklı coğrafi bölgelerdeki ziyaretçilere sayfayı daha hızlı iletebilirsiniz.
CMS Tabanlı Optimizasyon Çözümleri
Birçok CMS (İçerik Yönetim Sistemi) platformu hız artırıcı eklenti ve özellikler sunar. WordPress, Joomla veya Drupal gibi yaygın CMS’ler kullanıyorsanız, aşağıdaki adımlarla sayfa yüklenme hızını optimize edebilirsiniz.
a. Görselleri Optimize Edin
- WebP Formatı: Görselleri WebP formatında kaydetmek, JPEG veya PNG’ye göre daha küçük dosya boyutları sağlar. CMS’lerde birçok eklenti görsellerinizi otomatik olarak WebP’ye dönüştürür (WordPress için Imagify, Smush gibi eklentiler).
- Resim Boyutlarını Küçültün: Sayfanın yalnızca gereken çözünürlükteki görselleri yüklemesi hız açısından önemlidir. CMS’lerde görsel optimizasyon eklentileriyle bu işlemi otomatikleştirebilirsiniz.
b. Lazy Load Özelliği Ekleyin
Lazy load (gecikmeli yükleme), sayfanın ilk açıldığında yalnızca ekranda görünen içerikleri yükler. Sayfa aşağı kaydırıldıkça, diğer içerikler yüklendiği için performans artar. Çoğu CMS’de lazy load özellikli eklentiler bulunur (WordPress için a3 Lazy Load gibi).
c. Tarayıcı Önbelleklemesi
Tekrar eden ziyaretçiler için tarayıcı önbelleklemesi sayfanın hızını artırır. Çoğu CMS eklentisi, CSS, JS ve görseller için cache (önbellek) ayarları yapmanıza olanak tanır. WordPress için: WP Rocket, Litespeed Cache, WP Fastest Cache, WP Super Cache ve W3 Total Cache gibi eklentiler, tarayıcı önbellekleme için oldukça etkilidir. Bunlardan birini yüklemeniz yeterlidir, birden fazla önbellek eklentisi sakın kullanmayın, arkaplanda çakışma yaratır ve sorunun büyütür.
d. Sunucu ve CDN Kullanımı
CMS alt yapılarında, içeriklerin daha hızlı yüklenmesi için Content Delivery Network (CDN) kullanabilirsiniz. CDN hizmetleri, içerikleri ziyaretçilerin coğrafi konumuna en yakın sunuculardan ileterek yüklenme süresini kısaltır (Cloudflare, KeyCDN gibi CDN hizmetleri önerilir).
CMS Kullanmıyorsanız: cPanel Üzerinden Optimizasyon Çözümleri
CMS kullanmıyorsanız veya sunucunuz cPanel tabanlıysa, doğrudan cPanel üzerinden yapılabilecek bazı ayarlamalar da sayfa hızını artırabilir.
a. Görsel Optimizasyonu
cPanel’de ImageMagick veya cPanel’de bulunan Optimize Website aracını kullanarak, sunucunuzdaki görsellerin boyutlarını azaltabilirsiniz. Bu araç sayesinde gereksiz meta verilerden arındırılmış, sıkıştırılmış görseller elde edilir.
b. Gzip Sıkıştırmasını Etkinleştirin
Gzip sıkıştırması, web dosyalarını sıkıştırarak sayfa yüklenme süresini azaltır. cPanel’de bu ayarı etkinleştirmek için:
- cPanel’den Optimize Website sekmesine gidin.
- Tüm içerik türleri için sıkıştırmayı seçin.
c. Tarayıcı Önbellekleme Ayarları
cPanel’de .htaccess
dosyasına aşağıdaki kodu ekleyerek tarayıcı önbelleklemesini etkinleştirebilirsiniz:
<IfModule mod_expires.c>
ExpiresActive On
ExpiresByType image/jpg "access plus 1 year"
ExpiresByType image/jpeg "access plus 1 year"
ExpiresByType image/gif "access plus 1 year"
ExpiresByType image/png "access plus 1 year"
ExpiresByType text/css "access plus 1 month"
ExpiresByType application/pdf "access plus 1 month"
ExpiresByType text/javascript "access plus 1 month"
ExpiresByType application/javascript "access plus 1 month"
ExpiresByType application/x-javascript "access plus 1 month"
ExpiresByType application/x-shockwave-flash "access plus 1 month"
ExpiresByType image/x-icon "access plus 1 year"
</IfModule>
PHP Ayarlarını Optimize Edin
cPanel üzerinden PHP sürümünüzü güncel tutmak performans açısından önemlidir. PHP 7.4 veya daha güncel bir sürüm kullanarak sayfa yükleme sürelerini hızlandırabilirsiniz. Ayrıca cPanel > MultiPHP Manager
üzerinden PHP sürümünüzü seçip, daha hızlı yanıt süresi sağlayan bir sürüm kullanabilirsiniz.
PHP Kod Yapısı ile Optimizasyon Çözümleri
Statik veya özel PHP ile geliştirilmiş bir web sitesi kullanıyorsanız, aşağıdaki yöntemlerle sayfa hızınızı artırabilirsiniz.
a. Gereksiz PHP Kodlarından Kaçının
Bir sayfanın yavaş yüklenmesine neden olan en yaygın faktörlerden biri, gereksiz PHP sorguları ve tekrar eden veri çağrılarıdır. Sadece gereken veri çağrılarını yapın ve gereksiz döngülerden kaçının.
b. Veritabanı Sorgularını Optimize Edin
PHP ile veritabanına yapılan sorguların süresi, sayfa yükleme süresini doğrudan etkiler. SQL sorgularını optimize etmek, join işlemlerini dikkatli kullanmak ve gereksiz sorguları önlemek önemlidir.
c. OpCache Kullanımı
OpCache, PHP betiklerini bellekte saklayarak tekrar eden işlemlerde yüklenme süresini kısaltır. PHP OpCache, PHP kodlarının bellekte kalıcı olarak saklanmasını sağlar ve bu şekilde sayfa hızı artar. Çoğu sunucuda bu ayar cPanel veya php.ini
dosyası üzerinden yapılabilir.
d. Dış Kodlardan Kaçının
PHP kodunu çalıştırırken dış kaynaklardan (harici API’ler veya dosyalar gibi) veri çağırmak sayfa hızını olumsuz etkileyebilir. Dış kod çağırmaları gerekiyorsa, asenkron işlemler veya cache sistemleri kullanarak hızlanma sağlayabilirsiniz.
Yüksek Hemen Çıkma Oranı Sorunu 2: Kötü İçerik Kalitesi
Sorun: Sayfa içeriği kullanıcının beklentisini karşılamıyorsa, kullanıcılar hemen sayfadan çıkacaktır ve bu da hemen çıkma oranını negatif etkiler. Özellikle anahtar kelime ile arama yaparak gelen ziyaretçilerin doğru içerikle karşılaşması önemlidir.
İçerik kalitesi, bir web sitesinin başarısı için temel faktörlerden biridir. Ziyaretçiler, özellikle arama motorları üzerinden siteye geldiklerinde, içerikle hızlı bir şekilde etkileşime girmeyi ve aradıkları bilgilere kolayca ulaşmayı beklerler. Web siteleri, ziyaretçilerin ilgisini çekmek ve sayfada daha uzun süre vakit geçirmelerini sağlamak için kaliteli ve kullanıcı odaklı içerikler sunmalıdır.
Web sitesindeki içeriğin, ziyaretçilerin beklentilerine hitap etmesi ve onları siteyi daha uzun süre ziyaret etmeye teşvik etmesi önemlidir. İçerik kalitesini artırmak için çeşitli stratejiler uygulanabilir. Aşağıda, etkili içerik üretme ve ziyaretçi etkileşimini artırma üzerine genişletilmiş çözümler yer almaktadır. Beklentilerini karşılamayan içeriklerle karşılaştıklarında ise sayfadan hemen çıkma oranı (bounce rate) yükselir. Bu makalede, içeriğin kalitesini artırmak için öneriler ele alınacaktır.
Başlıca Çözümler:
- Kapsamlı ve Cevap Odaklı İçerik Üretin: Ziyaretçilerin aradığı bilgilere kısa sürede ulaşmalarını sağlamak için özenli, faydalı ve detaylı içerikler hazırlayın.
- İçerik Başlıklarını Optimize Edin: Kullanıcının ilgisini çekebilecek başlık ve alt başlıklar kullanarak sayfanın cazibesini artırın. Başlıklar, ziyaretçiye içeriğin ne hakkında olduğunu kısa ve etkili şekilde anlatmalıdır.
- Multimedya Kullanımı: Metin bazlı içerikleri video, görsel, infografik gibi unsurlarla destekleyin, kullanıcıların dikkatini çekin ve içerikle etkileşimi artırın.
Kapsamlı ve Cevap Odaklı İçerik Üretin
Ziyaretçilerin sayfanızı ziyaret etme amacı, genellikle spesifik bir soruya veya bilgiye ulaşmaktır. Bu nedenle, içeriğinizin kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde detaylı, açık ve net olması gerekir.
a. Bilgiyi Kolay Erişilebilir Hale Getirin:
Ziyaretçilerin, aradıkları bilgiye en kısa sürede ulaşmasını sağlamak için içeriklerinizi net başlıklar ve alt başlıklarla düzenleyin. Kapsamlı bir içerik oluştururken, her bölümün amacını ziyaretçiye açıkça iletin. İçeriğinizi parçalara ayırarak, her bir bölümün bir soruyu yanıtladığına ve ziyaretçinin kafasında oluşan belirsizliği giderdiğine emin olun.
b. İçeriğin Derinliğini Artırın:
Kapsamlı içerik, yalnızca temel bilgilerle sınırlı kalmamalıdır. Kullanıcıların ilgi alanlarına göre detaylara inmek, örnekler vermek, vaka analizleri sunmak ve çeşitli açılardan konuyu ele almak içeriğinizin kalitesini artırır. Örneğin, bir ürün tanıtımı yapıyorsanız, ürünün tüm özelliklerine dair ayrıntılı bilgiler vermek kullanıcıların karar vermesine yardımcı olur.
c. İçeriği İleri Düzeyde Düşünerek Yazın:
Bir konuda arama yapan kullanıcıların bilgi seviyesini analiz edin. Konu hakkında temel bir açıklama yapmak yeterli olmayabilir; buna ek olarak, konunun daha derinlemesine incelenmesini ve uzman seviyesinde bilgi sunulmasını sağlayarak içeriğinizi bir referans kaynağına dönüştürebilirsiniz.
İçerik Başlıklarını Optimize Edin
Başlıklar, içeriklerinizi ziyaretçilere tanıtan ilk unsurlar olduğundan büyük önem taşır. Kullanıcılar bir sayfayı ziyaret ettiklerinde, içeriğin ne hakkında olduğunu anlamak için başlıklara göz atarlar. İyi bir başlık, içeriğinizin ne hakkında olduğunu hızlıca anlatmalı ve kullanıcıyı tıklamaya teşvik etmelidir.
a. İlgi Çekici Başlıklar Kullanın:
Başlıklar, sadece anahtar kelimelerle dolu olmamalıdır. Kullanıcının ilgisini çekecek şekilde, ihtiyaç duydukları bilgiyi vurgulayan başlıklar kullanın. Başlıkta, kullanıcının çözmek istediği problemi veya almayı beklediği faydayı öne çıkarabilirsiniz. Örneğin, “En İyi SEO Araçları” başlığı yerine “Web Siteniz İçin En İyi SEO Araçlarını Keşfedin” gibi bir başlık daha ilgi çekici olabilir.
b. Başlıkların Sade ve Anlaşılır Olmasına Dikkat Edin:
Karmaşık ve uzun başlıklar, kullanıcıların sayfayı terk etmelerine yol açabilir. Başlıklar kısa, net ve öz olmalıdır. Ayrıca, başlıklar kullanıcıya, sayfanın ne tür bir içerik sunduğunu doğrudan ve etkili şekilde iletmelidir. Kullanıcılar başlıkları taradıkları için, başlıklar ne kadar açıklayıcı olursa, içeriğe olan ilgileri o kadar artar.
c. Alt Başlıklar ile İçeriği Düzenleyin:
İçeriğiniz uzun ve detaylıysa, ana başlıkları destekleyecek şekilde alt başlıklar kullanarak içeriği parçalara ayırın. Alt başlıklar, ziyaretçilerin içerikteki önemli noktaları hızla bulmalarını sağlar ve sayfada daha uzun süre kalmalarını teşvik eder.
Multimedya Kullanımı
Metin bazlı içerikler genellikle tek başına kullanıcıları cezbetmekte yetersiz kalabilir. Görseller, videolar, infografikler ve diğer multimedya öğeleri, kullanıcıların ilgisini çekmek ve içerikle etkileşimlerini artırmak için etkili araçlardır.
a. Görseller ve Videolar ile Destekleme:
Bir konuyu anlatırken görsel unsurlar kullanmak, kullanıcıların konuyu daha iyi anlamalarını sağlar. Özellikle karmaşık veriler, grafikler ve infografikler kullanılarak açıklanabilir. Ayrıca, ürün tanıtımları veya hizmet açıklamaları için videolar eklemek, kullanıcıların ürünü ya da hizmeti daha yakından görmesini ve anlamasını sağlar.
b. Multimedya İçeriğin SEO’ya Katkı Sağlaması:
Multimedya içerikler SEO açısından da faydalıdır. Görsellerinize açıklayıcı alt metinler eklemek, videolarınızı etiketlemek ve içerikteki her görseli, videoyu doğru şekilde optimize etmek, SEO sıralamalarını iyileştirebilir. Görsellerin dosya boyutlarını optimize etmek, sayfa yüklenme hızını artıracak ve kullanıcı deneyimini iyileştirecektir.
c. İnfografik ve Diyagramlar ile Anlatımı Güçlendirme:
Karmaşık verileri basit ve anlaşılır hale getirmek için infografik ve diyagramlar kullanabilirsiniz. Bu, bilgilerin görsel bir biçimde sunulmasını sağlayarak kullanıcıların içeriğe daha kolay bağlanmalarını sağlar. Ayrıca, bu tür içerikler sosyal medyada paylaşılabilir, bu da sayfanızın daha fazla kişi tarafından görünmesini sağlar.
SEO Araçları ile Kullanıcı Davranışlarını Anlama
SEO araçları, kullanıcıların arama yaparken nasıl davrandığını ve içeriklerinize nasıl etkileşimde bulunduklarını anlamanızı sağlar. Bu verileri analiz ederek, içeriğinizi sürekli olarak iyileştirebilirsiniz.
a. Arama Niyetini Belirleme:
SEO araçları kullanarak, ziyaretçilerinizin sitenizi ziyaret ederken hangi tür bilgilere, ürünlere ya da hizmetlere ilgi gösterdiğini anlayabilirsiniz. Arama niyeti (search intent) üzerinde durarak, kullanıcıların bir soruyu çözmeye mi çalıştıklarını, yoksa bir ürün veya hizmet arayışında olup olmadıklarını belirleyebilirsiniz. Bu tür analizler, içeriğinizi kullanıcıların aradığı bilgiyi sunacak şekilde şekillendirmenize yardımcı olur.
b. Alternatif Soruları Keşfetme:
SEO araçları, kullanıcıların sorduğu alternatif soruları keşfetmek için harika bir kaynaktır. “Anahtar Kelime Araştırması” yaparak, içeriklerinizin ziyaretçilerin farklı sorularına nasıl yanıt verebileceğini görebilirsiniz. Bu, içeriklerinizi daha geniş bir kitleye hitap edecek şekilde genişletmenizi sağlar.
c. S.S.S. (Frequently Asked Questions) Yapısı Oluşturma:
Ziyaretçiler sıkça sorulan soruları sormakta, dolayısıyla sitenizde bir S.S.S. bölümü oluşturmak faydalı olabilir. Bu, kullanıcıların sorularına hızlıca cevap bulmalarını sağlar ve sayfa etkileşimini artırır. SEO açısından, S.S.S. bölümü zengin snippet’lerde yer alabilir ve sayfanızın Google sıralamasında yükselmesine yardımcı olabilir.
Hizmet veya Ürün Satışı İçin İfade Şekli
Eğer ürün veya hizmet satışı yapıyorsanız, içeriğinizin ziyaretçilere ne sunduğunu net bir şekilde ifade etmesi gerekir. İçeriğinizin, ziyaretçilerin ürün veya hizmeti daha iyi anlamalarını sağlayacak şekilde yapılandırılması önemlidir.
a. Faydaları Vurgulamak:
Bir ürün ya da hizmetin temel özelliklerini anlatmak yerine, bunun kullanıcılara nasıl fayda sağladığını vurgulayan içerikler oluşturun. Ziyaretçilere, satın alacakları ürün veya hizmetin hayatlarını nasıl kolaylaştıracağını anlatan ifadeler kullanın. Örneğin, bir yazılım hizmeti tanıtıyorsanız, yazılımın kullanıcılara zaman kazandıracağı veya verimliliklerini artıracağı gibi faydalarını öne çıkarın.
b. Net ve Anlaşılır Dil Kullanımı:
Ürün veya hizmet tanıtımlarında, jargon kullanımı yerine herkesin kolayca anlayabileceği bir dil kullanarak, ziyaretçilerin içerikle hızlıca etkileşime girmesini sağlayın.
Yüksek Hemen Çıkma Oranı Sorunu 3: Güncel Olmayan veya Kötü Tasarım ile Kullanıcı Deneyimi (UX)
Sorun: Sayfa tasarımı, kullanıcı deneyimini olumsuz etkiliyorsa ziyaretçilerin sitede uzun süre kalma olasılığı düşer ve bu hemen çıkma oranına etki eder. Karmaşık, minimalistikten uzak veya estetikten uzak bir tasarım, kullanıcıların gözünde olumsuz bir imaj bırakabilir. İnsanların website deneyimini artık sosyal medya davranışları belirliyor… Kötü tasarım örneklerine buradan bakabilirsiniz: https://blog.hubspot.com/website/bad-vs-good-design
Ziyaretçilerin Sitede Kalma Süresini Artırmak ve Etkileşimi Güçlendirmek
Bir web sitesinin tasarımı, kullanıcı deneyimini doğrudan etkiler. Eğer sayfa tasarımı, kullanıcıların ihtiyaçlarına hitap etmiyor ya da zorlayıcıysa, bu durum ziyaretçilerin sayfadan hızlıca ayrılmasına sebep olabilir. Ziyaretçilerin sitenizde daha uzun süre kalabilmesi için estetik, fonksiyonel ve kullanıcı dostu bir tasarım gereklidir. Aşağıda, kötü tasarımın ve olumsuz kullanıcı deneyiminin çözülmesine yönelik geliştirilmiş stratejiler yer almaktadır.
Çözümler:
- Mobil Uyumluluk: Kullanıcıların büyük bir kısmı mobil cihazlar üzerinden sayfanıza erişebilir. Mobil uyumlu bir tasarım, kullanıcıların sitede daha fazla vakit geçirmesini sağlar.
- Okunabilirliği Artırın: Yazı fontlarını ve boyutlarını dikkatlice seçin. Yazının okunabilir olması, kullanıcıların içeriği tüketmesini kolaylaştırır.
- CTA (Call to Action) Butonlarını Belirgin Hale Getirin: İstenilen etkileşimi sağlamak için yönlendirme butonlarını gözle görünür hale getirin. Bu, ziyaretçilerin ilgisini çeker ve başka sayfalara yönlendirilmesini sağlar.
Mobil Uyumluluk
Bugün internet trafiğinin büyük bir kısmı mobil cihazlar üzerinden gelmektedir. Kullanıcıların sayfanıza erişim sağlamak için telefonlarını ya da tabletlerini kullandıkları göz önünde bulundurulduğunda, mobil uyumlu bir tasarım çok önemlidir.
a. Responsive (Duyarlı) Tasarım Kullanımı:
Web sitenizin mobil cihazlarla uyumlu olması, kullanıcı deneyiminin iyileştirilmesinde temel bir adımdır. Duyarlı tasarım, sayfanın farklı ekran boyutlarında düzgün bir şekilde görüntülenmesini sağlar ve kullanıcıların içeriği rahatça görebilmelerini sağlar. Bu sayede, kullanıcılar mobil cihazlarda da sayfanızda uzun süre vakit geçirebilirler.
b. Dokunmatik Ekranlar İçin Optimizasyon:
Mobil cihazlarda kullanılan dokunmatik ekranlar için kullanıcı dostu tasarımlar geliştirin. Butonlar, linkler ve menüler yeterince büyük olmalı, kullanıcılar parmaklarıyla rahatça etkileşime girebilmelidir. Ayrıca, gereksiz kaydırmalar veya yakınlaştırmalar engellenmeli, sayfa tamamen erişilebilir olmalıdır.
c. Hızlı Yüklenme Süresi:
Mobil cihazlar genellikle masaüstü bilgisayarlara göre daha düşük internet hızlarına sahiptir. Sayfanın hızlı yüklenmesi, mobil kullanıcı deneyimini büyük ölçüde artırır. Görselleri optimize etmek ve gereksiz öğeleri kaldırmak, sayfanın yüklenme süresini kısaltarak kullanıcıların beklemelerini engeller.
Okunabilirliği Artırın
Sayfadaki içerik ne kadar kaliteli olursa olsun, eğer kullanıcılar bu içeriği rahatça okuyamazlarsa, sayfa etkileşimi azalır ve ziyaretçilerin sayfada kalma oranı düşer. Okunabilirlik, yazı tipi ve düzenlemeden, içerik yapısına kadar birçok faktörü içerir.
a. Uygun Yazı Fontları ve Boyutları Seçin:
Yazı fontları, okunabilirliği doğrudan etkileyen bir unsurdur. Çok küçük veya zor okunabilen fontlar, kullanıcıları zorlayarak sayfanızdan ayrılmalarına neden olabilir. Büyük ve açık harfler kullanmak, kullanıcıların rahatça okumasını sağlar. Ayrıca, web için optimize edilmiş sans-serif yazı tipleri genellikle daha iyi sonuç verir.
b. Kontrast ve Renk Seçimi:
Metin ile arka plan arasındaki kontrast, okunabilirliği artıran bir diğer önemli faktördür. Zayıf kontrastlar (örneğin, açık gri yazılar ve beyaz arka plan) kullanıcıların metni zor okumasına yol açabilir. Koyu arka plan üzerine açık renkli metinler ya da açık arka plan üzerine koyu metinler genellikle daha okunabilir olur.
c. Satır Aralıkları ve Paragraflar:
Metinlerinizi fazla sıkıştırmaktan kaçının. Satır aralıklarının ve paragrafların uygun şekilde düzenlenmesi, içeriğin daha kolay okunmasını sağlar. Çok uzun paragraflar, kullanıcıları yorabilir ve sayfada geçirecekleri zamanı kısaltabilir. İçeriği parçalara ayırarak, küçük ve anlaşılır bölümler halinde sunmak daha etkilidir.
d. Mobilde Okunabilirlik İçin Optimize Edin:
Mobil cihazlarda da okunabilirlik önemlidir. Küçük ekranlarda, metnin çok yoğun olmaması gerekir. Metinlerin yan yana sıralanması yerine, daha büyük yazı tipleri ve daha fazla boşluk kullanarak metni kullanıcı dostu hale getirebilirsiniz.
CTA (Call to Action) Butonlarını Belirgin Hale Getirin
CTA butonları, kullanıcıların sitenizde belirli bir aksiyon almasını teşvik eden öğelerdir. Bu butonlar, ziyaretçilerin siteyle etkileşimini artırmak için çok önemlidir, ancak bu butonlar doğru şekilde tasarlanmazsa, kullanıcılar aksiyon almaz.
a. Renk Seçimi ve Kontrast:
CTA butonları, sayfa tasarımında öne çıkmalıdır. Bunun için dikkat çekici renkler seçmek çok önemlidir. Zıt renkler kullanarak butonları sayfanın geri kalanından ayırmak, kullanıcıların dikkatini çeker. Ancak, tasarımın genel estetiğini bozmamak için renk seçimi dengeli olmalıdır.
b. Butonların Boyutu ve Konumu:
CTA butonları yeterince büyük olmalı ancak aşırı büyük olmamalıdır. Kullanıcıların rahatça tıklayabilmesi için butonlar ekranın üzerinde kolayca bulunabilir olmalıdır. Ayrıca, butonlar sayfanın doğal akışında olmalı, kullanıcıyı yönlendirecek şekilde yerleştirilmelidir. Örneğin, önemli bir işlem sonrası sayfanın alt kısmına yerleştirilen bir buton, kullanıcıyı sayfanın başına yönlendirebilir, ürün açıklaması yazılıyorsa bu ürünün ait olduğu kategori grubuna yazı içerisinde iç linklenme yapılabilir bu SEO içinde faydalır, sadece iç linklenmeleri rastgele değil belirli bir mantık çerçevesinde oluşturun, unutmayın en iyi okuyucunuz ve en iyi ziyaretçiniz Google’dır.
c. Açıklayıcı ve Kısa Metinler:
CTA butonunun üzerinde kullanılan metin, kullanıcıya ne yapması gerektiğini açıkça anlatmalıdır. “Hemen Al” veya “Daha Fazla Bilgi” gibi kısa ve net ifadeler, kullanıcıların butonla etkileşime geçmesini sağlar. Kullanıcılar ne bekleyeceklerini bilirse, aksiyona geçme olasılıkları artar.
d. Harekete Geçirici Bir Dil Kullanımı:
Butonlarda harekete geçirici (action-oriented) dil kullanmak önemlidir. “Bizi Ara” yerine “Ücretsiz Danışmanlık Al” gibi net ve harekete geçirici ifadeler, kullanıcıyı aksiyona teşvik eder.
Kötü Tasarım, Sayfa Yüklenme Hızınızı Etkiler!
Sayfa yüklenme hızı, kullanıcı deneyiminin bir diğer önemli unsuru olup, özellikle mobil kullanıcılar için kritik bir faktördür. Sayfanızın hızlı yüklenmesi, kullanıcıların siteyi terk etmelerini engeller ve sayfanızın arama motorlarındaki sıralamasını iyileştirir.
a. Görsel ve Medya Dosyalarını Optimize Edin:
Ağır yüklenen görseller, sayfa hızını düşürür ve kullanıcıların beklemelerini zorlaştırır. Görsellerinizi optimize ederek, dosya boyutlarını küçültmek ve web için uygun formatları kullanmak, sayfanın yüklenme hızını artırır. Görsel kullanırken webp veya avif görsel formatlarını kullanın. Webp görsel formatı .png saydam desteği ile 2022’den sonra çok popüler hale geldi ve artık neredeyse bütün tarayıcılar ve arama botları tarafından destekleniyor.
b. Lazy Loading (Tembel Yükleme) Özelliğini Kullanın:
Lazy loading, görsellerin ve medya dosyalarının yalnızca kullanıcı bu öğelere kaydırıldığında yüklenmesini sağlayan bir tekniktir. Bu, sayfanın ilk başta daha hızlı yüklenmesini sağlar ve gereksiz veri yüklemesini engeller.
c. Önbellekleme ve CDN Kullanımı:
Web sitenizin daha hızlı yüklenmesi için önbellekleme ve içerik dağıtım ağı (CDN) kullanarak, site içeriğinin farklı coğrafi bölgelerden daha hızlı erişilebilir olmasını sağlayabilirsiniz. Bu, özellikle global kullanıcı kitlesi için önemlidir.
Yüksek Hemen Çıkma Oranı Sorunu 4: Pop-up’lar ve Reklamlar
Pop-up’lar ve Reklamlar Yüzünden Yüksek Hemen Çıkma Oranı Sorunu Yaşıyor Olabilirsiniz
Pop-up’lar, doğru kullanıldığında ziyaretçi etkileşimini artırmak için etkili araçlar olabilir. Ancak yanlış veya aşırı kullanılan pop-up’lar, kullanıcıları rahatsız edebilir ve siteyi terk etmelerine sebep olabilir bu da hemen çıkma oranı yükseltir negatif etkiler. Hedef odaklı ve dikkatlice zamanlanmış pop-up’lar, kullanıcı deneyimini olumsuz etkilemeden dönüşüm oranlarını artırabilir. İşte pop-up’ları doğru şekilde kullanarak kullanıcı deneyimini iyileştirme yolları:
Çözümler:
- Pop-up Sayısını Azaltın: Bir veya iki tane hedef odaklı pop-up kullanarak kullanıcıları rahatsız etmeden yönlendirin.
- Gecikmeli Gösterim: Sayfayı yeni açan ziyaretçilerin hemen pop-up’larla karşılaşmaması için gecikmeli gösterim özelliğini kullanın.
- Çıkış Niyetli Pop-up’lar Kullanın: Ziyaretçinin sayfadan çıkmak üzere olduğunu algılayan pop-up’larla geri dönüşleri artırın.
Pop-up Sayısını Azaltın
Aşırı sayıda pop-up, kullanıcıyı rahatsız edebilir ve sayfanızdan hızlı bir şekilde ayrılmalarına neden olabilir. Pop-up’lar, kullanıcıların dikkatini çekerken aynı zamanda kullanıcı deneyimini de bozabilir.
a. Hedef Odaklı Pop-up’lar Kullanın:
Ziyaretçilerin ilgisini çekmek için yalnızca bir veya iki tane pop-up kullanmak en etkili yoldur. Pop-up’lar, belirli bir hedefe yönelik olmalı ve kullanıcıyı istenilen aksiyona yönlendirmelidir. Örneğin, “Bültene Kaydolun” veya “İndirim Kuponu Alın” gibi somut teklifler sunarak ziyaretçinin karar vermesini sağlayabilirsiniz.
b. Pop-up’ları Stratejik Olarak Yerleştirin:
Pop-up’lar, sitenizin kullanıcı deneyimi akışını bozmamalıdır. Sayfa yüklenmeden hemen önce, kullanıcıya ilk göz attığında gösterilen pop-up’lar, kullanıcıyı rahatsız edebilir. Bunun yerine, sayfanın içeriğini okurken veya ziyaretçinin belirli bir işlem yapmaya yakın olduğu zamanlarda pop-up’ları göstermek daha faydalıdır.
Gecikmeli Gösterim
Yeni gelen ziyaretçiler, siteyi ilk kez ziyaret ettiklerinde hemen pop-up’larla karşılaşmak yerine, biraz daha zaman tanıyarak pop-up gösterimi veya sayfanın %25’ine ulaştığında pop-up göster gibi ayarlar yapabilirsiniz. Bu, kullanıcıların sayfanın içeriğiyle ilk etkileşimlerini rahatça kurmalarını sağlar.
a. Ziyaretçiye Zaman Tanıyın:
Sayfa yüklemesinden sonra, kullanıcıların içerikle etkileşime geçebileceği bir süre tanımak önemlidir. Pop-up’ı birkaç saniye ya da dakika sonra göstermek, kullanıcıyı rahat bırakır ve ona sayfayı keşfetme fırsatı verir. Bu, ziyaretçinin pop-up’ı daha anlamlı bir bağlamda görmesini sağlar.
b. Sayfayı Gezindikten Sonra Gösterim:
Kullanıcı sayfada biraz zaman geçirdikten sonra pop-up göstermek, daha anlamlı olabilir. Örneğin, kullanıcı bir ürün sayfasını incelediğinde ya da yazının alt kısmına kaydırdığında bir pop-up çıkması, kullanıcının dikkatini çekebilir ve etkileşimi artırabilir.
Çıkış Niyetli Pop-up’lar Kullanın
Ziyaretçilerin sayfadan çıkma niyetini algılamak, pop-up’ları doğru zamanda kullanmanıza olanak tanır. Siteye girer girmez pop-up göstermek yerine çıkış niyetli pop-up’lar, kullanıcıyı terk etmek üzereyken yakalayarak, onları geri çekebilir ve dönüşüm oranlarını artırabilir.
a. Fare Hareketlerini İzleyin:
Fare hareketlerini izleyerek, kullanıcının fareyi sayfanın üst kısmına veya sekme çubuğuna doğru yönlendirdiğini tespit edebilirsiniz. Bu, ziyaretçinin sayfadan çıkma niyetinde olduğunu gösterir. Bu anda bir pop-up göstererek, onlara son bir teklif sunabilir ya da onları başka bir aksiyona yönlendirebilirsiniz.
b. Çıkış Pop-up’ları ile Değer Teklifleri Sunun:
Ziyaretçilerin siteyi terk etmeye karar verdikleri anda, bir değer önerisi sunmak faydalı olabilir. Örneğin, bir indirim kuponu, ücretsiz deneme, özel bir içerik veya e-posta bülteni aboneliği karşılığında ücretsiz e-kitap, veya %10 indirim kodu gibi cazip teklifler, ziyaretçileri çıkışını geciktirir veya geri çekebilir. En kötü senaryoda bu çıkış teklifinde yazıyı okurken bile 5 10 saniye daha sitede kalacaklardır, yanında gelen potansiyel müşteri imkanı da tatlısı olur.
c. Sürekli Gösterimden Kaçının:
Çıkış niyetli pop-up’lar yalnızca çıkış yapma niyetinde olan kullanıcılar için gösterilmeli ve bir kez gösterildikten sonra tekrar gösterilmemelidir. Kullanıcıya sürekli olarak aynı pop-up’ı göstermek, rahatsızlık yaratabilir ve ziyaretçilerin olumsuz bir deneyim yaşamasına yol açabilir.
Reklamları İyi Konumlandırın
Reklamlar, site trafiğinden gelir elde etmek için yaygın bir yöntem olsa da, doğru yerleştirilmediklerinde kullanıcıları rahatsız edebilir. Reklamları daha kullanıcı dostu hale getirebilmek için dikkat edilmesi gereken noktalar şunlardır:
a. Reklam Konumlandırmasına Dikkat Edin:
Reklamlar, içeriğin doğal akışını bozmayacak şekilde konumlandırılmalıdır. Reklamlar, sayfanın yani siteye girer girmez üst kısmında yer almak yerine, içeriğin doğal akışına müdahale etmeyen bölümlere yerleştirilmelidir. Ayrıca, reklamların boyutlarının aşırı büyük olmamasına dikkat edilmelidir. Mobil cihazlarda ekranı %33 oranından fazla kaplamamalıdır, mobil cihazlarda dikey ve kare reklam göstermekten kaçının, bunlar sayfanın doğal akışına aykırı olarak kullanıcıyı sayfayı okumaya yönelik hevesini kaçırabilir ve siteyi terk eder.
b. Reklamlar için Zamanlama Kullanın:
Reklamları, sayfa açıldığında hemen göstermemek, kullanıcının içeriği görmesini ve sayfa ile etkileşime girmesini sağlamak daha iyidir. İçeriğin üst kısmına reklamlar eklemek yerine, ziyaretçi sayfanın alt kısmına kaydırdıkça veya belirli bir süre geçtikten sonra reklamları göstermek daha etkili olabilir.
c. Kullanıcıya Kontrol Sunun:
Reklamları kullanıcıya kontrol ettirerek, onları rahatça kapatabilmelerini sağlayın. Kapanmayan, sürekli açılan reklamlar kullanıcıları rahatsız edebilir ve sayfadan ayrılmalarına neden olabilir.
Sorun 5: Yanıltıcı Başlıklar ve Meta Açıklamalar
Yanıltıcı başlıklar ve meta açıklamalar, hem SEO performansınızı olumsuz etkiler hem de kullanıcıların güvenini zedeler. Sayfanıza gelen ziyaretçiler, başlıklar ve meta açıklamalarla uyumsuz içerik gördüklerinde büyük ihtimalle sayfayı terk ederler bu da hemen çıkma oranı yükseltir. Bu, hemen çıkma oranlarını artırarak, arama motorları tarafından sayfanızın değersiz kabul edilmesine neden olabilir. İşte bu durumu önlemek ve kullanıcıların beklentilerine uygun içerikler sunmak için atılabilecek adımlar:
- Doğru Başlık ve Açıklama Kullanın: Sayfa içeriğini net bir şekilde yansıtan başlık ve meta açıklamalar belirleyin.
- Anahtar Kelime Analizi Yapın: Kullanıcıların hangi arama terimleriyle geldiğini analiz edin ve bu terimlere uygun içerik sunarak alakalı ziyaretçileri çekin.
- Clickbait’ten Kaçının: Kullanıcıları yanıltıcı başlıklarla siteye çekmeye çalışmak yerine, ilgi çekici ancak dürüst başlıklar kullanın.
Doğru Başlık ve Açıklama Kullanın
Başlıklar ve meta açıklamalar, içerikle uyumlu olmalıdır. Arama sonuçlarında görülen başlık ve açıklamalar, ziyaretçiye sayfanın ne hakkında olduğunu doğru bir şekilde yansıtmalıdır. Kullanıcıların sayfaya tıkladığında aldıkları içerik, başlık ve açıklamaya uygun olmalıdır.
a. Başlıkların İçeriği Yansıtması:
Sayfa başlıkları, sayfanın ana konusunu ve içeriğini açıkça belirtmelidir. Başlıklar, SEO açısından anahtar kelime içerebilir, ancak başlıklar asla yanıltıcı olmamalıdır. Örneğin, bir ürün inceleme sayfası için başlıkta sadece “Ürün İncelemesi” ifadesi yerine, ürünün adı ve anahtar özelliklerini de eklemek daha doğru olacaktır.
b. Meta Açıklamaların Net Olması:
Meta açıklamalar, sayfanın içeriğini kısa bir şekilde özetlemeli ve kullanıcılara ne bekleyeceklerini anlatmalıdır. Aşağıdaki unsurlar meta açıklamalarında bulunmalıdır:
- Sayfanın temel konusu,
- Anahtar kelimeler,
- Ziyaretçiye nasıl bir değer sağlanacağı.
Meta açıklamalar, tıklama oranlarını artırmak için başlıklarla uyumlu, açıklayıcı ve cazip olmalıdır.
Anahtar Kelime Analizi Yapın
Anahtar kelimeler, arama motorlarında en çok hangi terimler ile arandığınızı belirlemenize yardımcı olur. Ziyaretçilerinizin arama terimlerine dayalı içerikler oluşturmak, hem sayfanızın uygunluğunu artırır hem de kullanıcı deneyimini iyileştirir.
a. Hedeflenen Anahtar Kelimeleri Belirleyin:
Anahtar kelimeler, sayfanızın içerik türüne göre belirlenmelidir. Bu terimler, kullanıcının ne tür bilgiler aradığıyla doğrudan ilişkilidir. Anahtar kelimeleri içerikte ve başlıklarda kullanırken doğal bir dil kullanmaya özen gösterin.
b. Anahtar Kelimelerle İlgili İçerik Üretin:
Anahtar kelimeleri sadece başlıklar ve meta açıklamalarda değil, sayfanın tamamında da kullanmalısınız. Bu, sayfanın arama motorları tarafından doğru bir şekilde indekslenmesini sağlar. Aynı zamanda, kullanıcıların ihtiyaç duyduğu bilgiyi sağlayan içerikler üretmek, onların sitede daha uzun süre kalmasını sağlar.
Clickbait’ten Kaçının
Clickbait, sadece kullanıcıları tıklamaya teşvik etmek amacıyla yanıltıcı başlıklar kullanmaktır. Bu başlıklar genellikle “şok edici”, “kesin çözüm” veya “bugüne kadar duyduğunuz en iyi” gibi ifadelerle başlar ve kullanıcıları içeriğe tıklamaya zorlar. Ancak, bu başlıklar içerik ile uyumsuz olduğunda kullanıcılar hemen siteyi terk eder.
a. Gerçekçi ve Dürüst Başlıklar Kullanın:
Başlıklar, içerik ile uyumlu ve dürüst olmalıdır. Başlıklar, kullanıcının ne beklemesi gerektiğini açıkça ifade etmelidir. Başlık, sayfanın ana konusuyla ilgili ve kullanıcıya gerçek bir değer sunuyor olmalıdır.
b. Başlıklarla Cazibe Yaratın:
Clickbait yerine, kullanıcının ilgisini çekecek ancak yanıltıcı olmayan başlıklar kullanın. Başlıklarınızı ilgi çekici hale getirmek için sorular sorabilir, bir çözüm önerisi sunabilir veya ilginç istatistikler kullanabilirsiniz, ancak her zaman verilen başlıkla içerik arasındaki bağlantıyı koruyun.
SEO Araçlarıyla İçerik Performansını İzleyin
SEO araçları, içerik ve başlıkların performansını izlemek için faydalı olabilir. Google Search Console, SEMrush, Ahrefs gibi araçlarla hangi anahtar kelimelerle trafiğe geldiğinizi ve hangi başlıkların tıklama oranlarını artırdığını analiz edebilirsiniz. Bu verileri kullanarak, başlık ve açıklama stratejilerinizi optimize edebilirsiniz.
a. Tıklama Oranı (CTR) Analizini Yapın:
SEO araçları, başlıklarınızın tıklama oranlarını (CTR) gösterir. Düşük tıklama oranlarına sahip başlıklar, yeniden düzenlenmeli ve daha çekici hale getirilmelidir. Başlıklarınızın ne kadar etkili olduğunu ölçmek, SEO performansınızı artırmak için önemlidir.
b. Anahtar Kelime Trendlerini Takip Edin:
Anahtar kelime analiz araçları ile kullanıcının en çok hangi terimleri aradığını takip edin. Bu verilerle başlıkları ve meta açıklamaları güncelleyebilir, kullanıcının taleplerine daha uygun içerikler sunabilirsiniz.
Sorun 6: Güven Problemi
Bir web sitesine gelen kullanıcılar, güven sorunu yaşadıklarında siteyi terk edebilir ve bu durum özellikle e-ticaret sitelerinde satış kayıplarına neden olabilir, bu kaybın yanında hemen çıkma oranı etkilenir. Kullanıcılar, alışveriş yaparken kişisel bilgilerini ve ödeme bilgilerini paylaşacaklarsa, siteye güven duymaları gerektiğini bilirler. Güven, hem içerik hem de site tasarımında sağlanmalıdır. İşte bu sorunu çözmek için uygulanabilecek adımlar:
- Güvenilirlik Unsurlarını Kullanın: SSL sertifikası, kullanıcı yorumları ve güven rozetleri gibi unsurlarla kullanıcıların güvenini kazanın.
- İletişim ve Hakkımızda Sayfaları: İletişim bilgilerini ve kurumunuzun hikayesini paylaşarak güven oluşturun.
- Gizlilik Politikası ve Kullanıcı Yorumları: Özellikle satış sayfalarında gizlilik politikası linkleri ve müşteri yorumları, kullanıcıların sayfada daha uzun süre kalmasını sağlar.
Güvenilirlik Unsurlarını Kullanın
Web sitesi güvenliği, kullanıcıların güvenini kazanmak için çok önemlidir. Web sitenizde güvenlik göstergeleri bulunması, kullanıcıların rahatça işlem yapmasını sağlar. Bu güven unsurları, kullanıcıların siteyi daha fazla güvenle kullanmalarına olanak tanır.
a. SSL Sertifikası:
SSL (Secure Socket Layer) sertifikası, siteyi ziyaret edenlerin verilerinin şifrelenmesini sağlar. Bu sertifikaya sahip olmak, özellikle e-ticaret sitelerinde kullanıcıların kredi kartı bilgileri gibi hassas verilerinin güvenli bir şekilde iletilmesini garanti eder. Kullanıcılar, SSL sertifikasına sahip bir siteye girdiklerinde, tarayıcılarında “https://” ibaresi ve yeşil bir güvenlik simgesi görürler ki bu da güven oluşturan bir işarettir.
b. Güven Rozetleri ve Sertifikalar:
E-ticaret sitenizde kullanılan güven rozetleri (örneğin, “Verified by Visa” veya “McAfee Secure”) gibi simgeler, siteyi ziyaret edenlere ödeme işlemlerinin güvenli olduğunu gösterir. Bu rozetler, potansiyel müşterilerin kendilerini güvende hissetmelerini sağlar ve alışveriş yapma kararlarını kolaylaştırır.
c. Kullanıcı Yorumları ve Değerlendirmeleri:
Kullanıcı yorumları, potansiyel müşteriler için güvenilir bir kaynak oluşturur. Olumlu müşteri yorumları, siteyi ziyaret eden kişilere ürünlerin kalitesi ve hizmetin güvenilirliği konusunda bilgi verir. Ürün sayfalarında müşteri yorumlarına yer vermek, alışverişi daha güvenilir hale getirebilir.
İletişim ve Hakkımızda Sayfaları
İletişim ve hakkımızda sayfaları, kullanıcıların sizle nasıl iletişime geçebileceğini öğrenmeleri için önemlidir. Bu sayfalar, kullanıcıların sizinle daha yakın bir bağ kurmasını sağlar ve güven oluşturur.
a. İletişim Sayfası:
Ziyaretçiler, herhangi bir sorun yaşadığında kolayca sizinle iletişime geçebilmelidir. İletişim sayfasında telefon numarası, e-posta adresi ve bir iletişim formu bulunmalıdır. Ayrıca, canlı destek gibi seçenekler de ekleyerek kullanıcıların sorularına anında yanıt alabilecekleri bir yol sunabilirsiniz.
b. Hakkımızda Sayfası:
Hakkımızda sayfası, şirketinizi tanıtarak güven oluşturur. Kuruluşunuzu, misyonunuzu, vizyonunuzu ve geçmişinizi paylaşmak, kullanıcıların sizinle ilgili daha fazla bilgi sahibi olmasını sağlar. İnsanlar, gerçek bir insan ya da kuruluşla iş yapıyormuş gibi hissederek daha güvende hissedebilirler.
Gizlilik Politikası ve Kullanıcı Yorumları
Gizlilik politikası ve kullanıcı yorumları, özellikle e-ticaret sitelerinde güven oluşturmanın temel unsurlarındandır. Bu unsurlar, kullanıcıların kişisel verilerinin nasıl kullanıldığını bildiği için onları rahatlatır.
a. Gizlilik Politikası:
Bir gizlilik politikası, kullanıcıların kişisel bilgilerini nasıl topladığınızı, kullandığınızı ve koruduğunuzu açıkça belirtir. Bu politika, kullanıcıların bilgi güvenliğine dair endişelerini giderir. E-ticaret sitelerinde ödeme bilgileri gibi hassas verilerle işlem yapıldığı için gizlilik politikası özellikle önemlidir. Kullanıcıların bu tür bir politikaya kolayca erişebilmeleri, güvenlerini artırır.
b. Müşteri Yorumları ve Değerlendirmeler:
Müşteri yorumları, bir ürün veya hizmetin ne kadar güvenilir ve kaliteli olduğunu gösteren önemli bir göstergedir. Sayfanızda yer alan gerçek müşteri yorumları, potansiyel kullanıcılar için referans görevi görür. Bu yorumlar, kullanıcıların ürün veya hizmetin beklentilerini karşılayıp karşılamadığını değerlendirmelerine yardımcı olur. Yorumların ve değerlendirmelerin doğru, dürüst ve ayrıntılı olması, güvenilirliği artırır.
Güvenli Ödeme Yöntemleri
E-ticaret sitelerinde ödeme yöntemlerinin güvenli olması çok önemlidir. Kullanıcılar, güvenli ödeme sistemleriyle ödeme yapma konusunda daha rahat hissederler.
a. Bilinçli Ödeme Yöntemleri:
Iyzico, PayTR, Stripe gibi ve şirket adına açılmış banka havalesi gibi güvenli ödeme seçenekleri sunmak, kullanıcıların alışveriş yaparken güvenli bir ortamda olduklarını hissetmelerini sağlar. Kullanıcılar, ödeme işlemini tamamlarken finansal bilgilerini paylaşacaklarsa, ödeme sayfasının güvenli olduğundan emin olmak isterler.
b. 3D Doğrulama:
Ödeme sırasında kullanıcıların ek bir güvenlik doğrulaması yapması (örneğin, telefonla doğrulama) daha güvenli bir alışveriş deneyimi sunar. Bu ekstra güvenlik adımı, özellikle e-ticaret sitelerinde kullanıcıların ödeme yaparken kendilerini güvende hissetmelerini sağlar.
Sorun 7: Hedef Kitleye Uygun Olmayan İçerik
Web sitenize gelen ziyaretçilerin hedef kitlenizle uyuşmaması, ziyaretçilerin sayfanızı hızla terk etmelerine ve yüksek hemen çıkma oranı ortaya çıkartır. Bu durum, özellikle içerik stratejisi doğru hedeflenmediğinde veya kitlenin ihtiyaçlarına hitap etmediğinde sıkça yaşanır. İçeriğinizin, hedef kitlenize uygun şekilde şekillendirilmesi, web sitesinin etkileşimini artırır ve ziyaretçilerin sayfada daha uzun süre kalmasını sağlar.
Hedef Kitlenizi Tanımlayın
Başarılı bir içerik stratejisinin temelinde doğru hedef kitleyi tanımak yatar. Kitleyi tanımadan içerik oluşturmak, kitlenin ilgisini çekmekte zorlanmanıza ve hatta sayfayı terk etmelerine neden olabilir.
a. Demografik Veriler:
Ziyaretçilerinizin yaş, cinsiyet, eğitim seviyesi, gelir durumu gibi demografik özelliklerini analiz ederek onlara uygun içerikler oluşturabilirsiniz. Örneğin, genç bir kitleye yönelik daha dinamik ve eğlenceli içerikler, yaşça daha büyük bir kitleye yönelik daha ciddi ve bilgi odaklı içeriklerden farklı olabilir.
b. İlgi Alanları ve Davranışlar:
Ziyaretçilerinizin ilgi alanlarını ve internet üzerindeki davranışlarını analiz etmek, içerik stratejinizi şekillendirmenize yardımcı olur. Hangi tür içeriklerin popüler olduğunu ve kullanıcıların hangi içeriklere ilgi gösterdiğini belirlemek, doğru içerik üretiminin temelini atar.
c. Zorluklar ve İhtiyaçlar:
Kitlenizin karşılaştığı zorlukları veya ihtiyaçlarını anlayarak, onlara çözümler sunan içerikler oluşturabilirsiniz. Bu, kullanıcıların kendilerini doğru içerikle bulmalarını sağlar ve onları sitenizde tutar.
Anahtar Kelime Odaklı İçerik Üretimi
Hedef kitlenizin kullandığı anahtar kelimeleri bilmek, içeriklerinizi onların arama alışkanlıklarına göre şekillendirmenize yardımcı olur. Anahtar kelime odaklı içerik üretimi, ziyaretçilerin arama motorları aracılığıyla sitenize ulaşmasını kolaylaştırır.
a. Arama Terimleri ve Kullanıcı İhtiyaçları:
SEO araçları kullanarak hedef kitlenizin kullandığı anahtar kelimeleri belirleyebilirsiniz. Kullanıcıların hangi terimlerle arama yaptığına odaklanarak, onlara yönelik içerikler hazırlamak, sayfa içeriğinizin daha görünür ve alakalı olmasını sağlar.
b. Arama Amacına Yönelik İçerik:
Kullanıcıların arama amacı farklı olabilir. Birisi bir ürün satın almak isteyebilirken, bir diğeri bilgi arayışında olabilir. İçeriğinizde, kullanıcının amacına hitap eden açıklamalar ve çözümler sunmalısınız. Örneğin, bir kullanıcı bir soruyu yanıt arıyorsa, ilgili ve detaylı bir blog yazısı oluşturabilirsiniz; eğer bir kullanıcı bir ürün arıyorsa, ürünü tanıtan ve faydalarını açıklayan içerikler hazırlayabilirsiniz.
c. Anahtar Kelime Yoğunluğu:
Anahtar kelimeleri doğal bir şekilde içeriklere dahil etmek önemlidir. Ancak aşırı anahtar kelime yoğunluğu, içeriğin doğal akışını bozabilir ve arama motoru algoritmalarından olumsuz puan almanıza yol açabilir. Anahtar kelimeleri dengeleyerek kullanmak, içeriğin hem SEO açısından güçlü olmasını hem de okuyucu için değerli olmasını sağlar.
Segmentasyon Yapın
Farklı hedef kitle gruplarına yönelik içerikler üreterek her segmentin ilgisini çekebilecek sayfalar oluşturmak, daha etkili sonuçlar elde etmenize yardımcı olur. Her kitleye hitap eden içerikler, sitenizin dönüşüm oranlarını artırabilir.
a. Kullanıcı Segmentasyonu:
Kullanıcıları demografik özelliklerine, ilgi alanlarına, davranışlarına veya mevcut ihtiyaçlarına göre segmentlere ayırın. Her segment için ayrı içerik stratejileri geliştirerek her birine en uygun içeriği sunabilirsiniz. Örneğin, bir kullanıcıya odaklanan içerikler; o kişinin ihtiyacı olan çözümü daha net bir şekilde sunar.
b. Hedeflenen İçerik Türleri:
Kullanıcı segmentlerine göre içerik türlerini çeşitlendirebilirsiniz. Örneğin, genç bir kitle için görseller ve videolarla zenginleştirilmiş içerikler, yaşça daha büyük bir kitle için ise daha metin odaklı ve öğretici içerikler uygun olabilir. Her segmentin tercih ettiği içerik türlerine göre sayfalarınızı şekillendirebilirsiniz.
c. Kişiselleştirilmiş Deneyim:
Site içeriğini kullanıcı segmentlerine göre kişiselleştirerek ziyaretçilere daha özel bir deneyim sunabilirsiniz. Bu, hem dönüşüm oranlarını artırır hem de kullanıcıların sayfanızda daha fazla vakit geçirmesini sağlar.
Sorun 8: Menü Navigasyon Problemleri
Site menü sorunları, kullanıcıların web sitesinde istedikleri bilgiye hızlıca ulaşamamalarına yol açar ve bu da hemen çıkma oranını artırır. Kullanıcılar, karmaşık ve zor bulunan menüler nedeniyle sitenizi terk edebilirler. Web tasarımında etkili bir navigasyon, kullanıcıların siteyi rahatça gezmesini sağlar ve ziyaretçilerin sayfada daha uzun süre kalmasını teşvik eder.
- Basit ve Net Bir Menü Yapısı: Sayfanın kolayca gezilebilir olması için menüleri basit ve anlaşılır hale getirin.
- Kategori ve Alt Kategori Düzgünlüğü: Özellikle çok içeriğe sahip sitelerde kategoriler ve alt kategoriler düzenli olmalı.
- Site İçi Arama Çubuğu: Kullanıcıların sayfada daha uzun süre kalmasını sağlamak için görünür bir arama çubuğu ekleyin.
Basit ve Net Bir Menü Yapısı
Bir siteyi kolayca gezilebilir hale getirmek için menülerin sade ve net olması gerekir. Kullanıcılar, aradıklarını hızlıca bulabilmek için menülerin net bir şekilde düzenlenmiş olmasını isterler. Bazı e-ticaret sitelerinde görsele dayalı menüler mevcut ve bunların bir çoğu mobil tarafında optimize edilmemiş…
a. Kısa ve Öz Başlıklar:
Menü başlıklarını kısa ve öz tutun. Kullanıcıların her başlık altında ne bulacaklarını hemen anlaması gerekir. Örneğin, “Hakkımızda” veya “Hizmetlerimiz” gibi başlıklar, kullanıcıyı yanlış yönlendirmez ve ne bekleyeceğini belirtir.
b. Azaltılmış Menü Seçenekleri:
Menüdeki seçenekleri sınırlayın ve sadece önemli sayfalara yer verin. Karmaşık ve fazla seçenekten kaçının. Kullanıcılar, çok seçenek arasında kaybolmadan hızlıca ilerleyebilmelidirler.
c. Düşük Düzeyde Menü Derinliği:
Menüler, kullanıcıları birden fazla tıklama yapmadan istedikleri sayfaya yönlendirebilecek kadar düz olmalıdır. Gereksiz alt menülerden kaçının. Menü yapısında genellikle 2-3 seviyeden fazlası gereksiz karmaşaya yol açabilir, kullanıcı aradığını bulamayacağını düşünür veya sürekli menüler arasında gezinir ve isteden aksiyonu gerçekleştirmez potansiyel müşteri olmaktan çıkar.
Kategori ve Alt Kategori Düzeni
Çok fazla içeriğe sahip siteler için kategoriler ve alt kategoriler çok önemli bir rol oynar. Kategorilerin düzenli ve mantıklı bir şekilde gruplandırılması, kullanıcıların doğru içeriğe ulaşmasını kolaylaştırır.
a. Mantıklı Kategori Gruplamaları:
İçeriğinizi mantıklı kategorilerde gruplandırarak ziyaretçilere içerikleri kolayca arama imkânı sunun. Örneğin, bir blog sitesi için “Teknoloji”, “Sağlık” ve “Eğitim” gibi ana kategoriler oluşturabilirsiniz.
b. Kategorilerin İyi Tanıtılması:
Ana kategorileri ana menüde, alt kategorileri ise daha derin sayfalarda tutarak her seviyedeki kullanıcının rahatça içerik bulmasını sağlayın. Kullanıcılar, ihtiyaç duydukları alt başlıkları kolayca görebilmelidir.
c. Duyarlı Menü Tasarımı:
Mobil kullanıcılar için kategoriler ve alt kategoriler, menülerin kolayca açılıp kapanabilmesi için uygun şekilde tasarlanmalıdır. Özellikle mobil cihazlarda menülerin genişlememesi, kullanıcı deneyimini olumsuz etkileyebilir.
Site İçi Arama Çubuğu
Site içi arama çubuğu, kullanıcıların ihtiyaç duydukları bilgilere hızlıca ulaşmalarını sağlar. Görünür ve erişilebilir bir arama çubuğu, siteyi gezen kullanıcılar için büyük kolaylık sunar.
a. Görünür Arama Çubuğu:
Arama çubuğu, sayfanın üst kısmında ve her sayfada görünür olmalıdır. Kullanıcılar, sayfada herhangi bir zamanda kolayca arama yapabilmelidir.
b. Filtreleme ve Öneriler:
Arama çubuğu, kullanıcıların arama terimlerini yazarken otomatik öneriler sunabilir. Bu özellik, doğru sonuca daha hızlı ulaşmalarını sağlar. Ayrıca, filtreleme seçenekleri ile kullanıcıların sonuçları daraltarak daha kolay bulmalarını sağlayabilirsiniz.
c. Etkili Arama Algoritmaları:
Arama çubuğunun arama sonuçları, kullanıcıların doğru içeriğe ulaşmalarına yardımcı olacak şekilde tasarlanmalıdır. Anahtar kelimelere dayalı arama yaparak, doğru ve alakalı içeriklerin kullanıcıya gösterilmesini sağlayın.
Yüksek hemen çıkma oranını iyileştirmek için yukarıdaki yöntemleri uygulayarak sayfayı daha kullanıcı dostu ve ilgi çekici hale getirebilirim. Web sitenizin hedef kitlesini tanıyarak, içerik kalitesini artırarak, hız optimizasyonlarını yaparak ve kullanıcı deneyimini iyileştirerek hemen çıkma oranında ciddi düşüşler sağlamak mümkündür.
Bu önerileri uyguladıkça ziyaretçileriniz sayfada daha uzun süre kalacak, sayfa geziniminde artış olacak ve dönüşüm oranlarınızda yükselme göreceksiniz.
Sormak istediğiniz sorular varsa yorum yazabilir veya danışmanlık almak istiyorsanız benimle iletişime geçebilirsiniz: https://huseyinkurklu.com.tr/iletisim.
4 Yorum